Ginkgo Biloba

Weimar’da küçük bir Ginkgo Biloba Müzesi var, geçtiğimiz yaz gezdim.

Bizdeki adıyla Mabed Ağacı’na adanmış, ginkgo fosillerinin de olduğu minicik bir doğa / botanik müzesi. Alt katı da hediyelik eşyaların, kozmetik ve sağlık sektöründe ginkgodan yapılan takviyelerin, fidelerin ve tohumların satıldığı şirin bir cafe. (Ücretsiz müze )

Johann Wolfgang von Goethe’nin Doğu-Batı Divanı eserindeki derin aşkını anlatan “Gingko Biloba” şiirinin yazılı olduğu gingko yaprakları iliştirilmiş mektubun sergilenmesi müzeye romantik bir hava da veriyor. (Şiirin türkçe tercümesi aşağıda) Ellerindeki tüm kaynakları kullanarak (edebiyat, botanik, tarih, sağlık…) oluşturulan yaratıcı müzelere / sunumlara bayılıyorum. Bizim endemik türlerimiz için neler çıkar neler.

Mabed Ağacı’nı ilk olarak Botanitopya’nın ilgili bölümünde dinlemiştim. Weimar sokaklarındaki Ginkgo ağaçlarını görüp, üzerine müzesinde vakit geçirip , özellikle beyin sağlığımız üzerindeki etkilerini de öğrenince ginkgoyu tanır, sever olmuştum. O yelpaze yaprakları sevilmeyecek gibi değil zaten.

İyi de şimdi nerden çıktı bu mabet ağacı? Weimar’ı, müzeyi bir yana bırakalım geçtiğimiz hafta sabah Caddebostan Sahil’de yürürken bir baktım yerde ginkgo biloba yaprakları. Hep yere bakarak yürüyormuşum, dökülen yapraklar olmasa ağacı görmeyeceğim🙃 Durdum yapraklarından topladım sonra arkamdan gelen hanımlardan biri de tanıdı (yine yapraklardan 😉) Mabet ağacıyla karşılamak bizde sevdiğimiz bir tanıdığa rast gelmişiz gibi heyecan yarattı, doğaseverler anlayacaktır, sabah mutluluğumuz oldu.

Yapraklarını toplayıp kitaplarımın arasında kurumaya bıraktığım, kendi bahçemde olmasına da niyet ettiğim Ginkgo Biloba nın özellikleri hakkında daha fazla bilgi :

  • En eski ağaç türlerinden
  • Mabet ağaçları açık tohumlu bitkilerden. Çiçekli bitkilerden önce evrimleşmiş oldukları için erkek ve dişi üreme organları, çiçek yerine yaprak saplarında yer alıyor. İki evcikli ağaçlar bunlar; yani bazı ağaçlar dişi bazıları ise erkek… 
  • Günümüzde varlığını sürdüren hiçbir yakın türü veya benzeri bulunmayan, tamamıyla kendine özgü bir ağaç. Botanikçilerce, bitkiler(Plantea) alemi içindeki ayrı bir bölümde (Ginkgophyta) değerlendirilir. 
  • Hemen her türlü iklimde ve koşulda yaşayabiliyorlar. 
  • 6 Ağustos 1945’te Hiroşima’ya atılan atom bombasından iki yıl sonra, 6 ginkgo ağacı kavrulmuş gövdelerinden yeni filizler vermiş. Hem savaşın korkunç yüzü olan hem de en ölümcül doğa tahribatlarından birini yaratan bombanın merkez üssünden yarım kilometre uzakta, bir gingko ağacı anka kuşu gibi küllerinden doğdu.
  • Sağlığa faydaları ise burada.

Goethe’nin ginkgo biloba yapraklarından ilhamla derin aşkı Marianne’ye yazdığı şiir:

Doğudan bahçeme emanet
Şu ağacın yaprağı,
Tadımlık, gizli bir mânâ verir,
Bilgeyi işte böyle sevindirir.

Canlı bir varlık mıdır bu?
İçten kendi kendini bölmüş.
Yoksa onlar iki güzîde midir,
Ki insan onları bir olarak bilir?

Böyle sorulara cevap vermek için,
Galiba doğru anlamı buldum:
Hissetmiyor musun şiirlerimde,
Tek ve çift olduğumu benim?
Çeviri: Senail Özkan
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    ÇocuklaÇocuk Özlem ☘️  📷 📚 

    Blogger 📝 

    Kategoriler

    Copyright @ cocuklacocuk.com