Tarımda Elektrokültür

Bitkilerimizin büyümesinde atmosferin enerjisini kullansak, elektrikle sulasak nasıl olur ?

Elektriğin bitkiler üzerindeki etkisi üzerindeki çalışmalar 1700 lere kadar uzanmakta.

  • Justin Christofleau,  “Electroculture” kitabının ön sözünde , elektriğin bitkiler üzerindeki olumlu etkilerinden ilk bahseden kişinin  Abbe Nollett (1749) olduğunu belirtmektedir. (Abbe Nollett – Ozmoz kavramını isimlendiren, ispatlayan  din ve bilim adamı)
  • 1783’te Abbe Berthelon, atmosferdeki elektriğin bitkilerdeki etkisi üzerinde çalışırken ilk pratik uygulama electroculture aleti , “electro-vegetometre” yi  ve çalışmalarını yayınlamıştır. 
  • Rus bilimci Spechnof , Electro vegetometreyi geliştirmiş. Ve yulafta %62, buğdayda %56, keten tohumunda %34 verim artışı olduğunu raporlamıştır. Ayrıca toprağın yapısının da akımın etkisiyle geliştiğini belirtmiştir. 
  • Brother Paulin’in  “Geomagneti ere” adında  geliştirdiği cihaz ile şeker ve alkol açısından zengin  üzümler üzerinde çok iyi sonuçlar aldığı bilinmektedir. 
  • 1880 de Helsinki Üniversitesi jeofizik uzmanı kuzey ışıkları üzerine çalışan  Prof. Karl Lemström , kuzeyde kısa büyüme sezonuna rağmen iyi gelişen bitkileri fark eder. Ve sonrasında atmosferdeki elektriğin bitkilerin çimlenme ve büyümeleri üzerindeki etkilerini inceler. 1904 de “Electricity in Agriculture and Horticulture” ı yayınlar. 

1 ve 2. Dünya savaşları arasında İngiltere hükümeti bir komite kurup, dünyadaki en iyi bilim adamları ile 20 yıla yakın bir süre tarımda elektrokültür üzerine çalışır. 

Ancak 1936 da  yapılan çalışmalara devam etmenin ekonomik ve bilimsel fayda sağlamayacağı gerekçesiyle komiteye verilen destek kesilir.  

Fransız Justin Christofleau kendi yaptığı çalışmaları raporlamış ve kitabı ingilizceye de çevrilmiştir. (1926) Toprağa  verilen elektriğin, cihaza bağlı olarak, verimi artırdığını ayrıca mikroplardan , parazitlerden ve bitki hastalıkların koruduğunu yazmıştır. 

Patent alarak pek çok cihazın üretimini gerçekleştirmiştir. Kimya sektörü lobicilere rağmen 150.000 üzerinde cihazı 1939 da fabrikası kapanmadan satmıştır.

Aynı dönemlerde elektriğin bitkiler üzerinde yarattığı olumlu etkinin sebebine en iyi açıklamayı ise 

Hindistan’da saygın bitki fizyoloğu Sir Jagadish Chandra Bose’nin  araştırması getirmiştir. Bose, “Bitkilerin Motor Mekanizması” adlı çalışması ile  bitkilerin elektriksel uyaranlara hayvanlara benzer fizyolojik tepkiler sergilediğini kanıtladı.

Ancak bu  gelişme de elektrokültür çalışmalarının  devam etmesine yetmemiş. 

2006 yılında bitki biyoteknologu Andrew Goldsworthy , elektroculture etkilerini “Fırtına Hipotezi” ile kanıtladı. 

Elektrokültür deneylerinde görülen  olumlu büyüme etkilerinin bitkilerin fırtına oluşumuna verdiği doğal tepki olduğunu savundu. Bitkiler suya ihtiyaç duyduklarından, kurak ortamlarda fırtınanın yaklaşması sinyalini alabilen bitkilerin sağanak yağışın gelmesi ile sağanağın avantajını kullanmak adına metobolizmasının hızlandığı, köklerin suyu absorbe ettiği sonucuna vardı. Bunu bitkilerin binlerce yıllık doğal seçilim adaptasyonu olduğunu belirtti. 

Elektrokültürün aslında yapay elektriksel uyarılar ile bitkileri kandırdığı sonucuna ulaşıldı.

Bitkilerdeki elektrokültür etkisinin sebeplerinin anlaşıldığı uzun tarihçesinin ardından uygulayıcılar tarafından belirtilen elektrokültürün etkileri şöyle sıralanmaktadır.

  • Elektromanyetik frekanslara maruz kalmak bitkilerde hücre bölünmesini ve uzamasını teşvik ederek bitkinin büyümesini hızlandırır.
  • Bitkilerde fotosentezi artırarak enerji üretimini optimize eder.
  • Bitkilerin besin alımını iyileştirir, su alınımını artırır. 
  • Bitkiler daha güçlü kökleri ile daha fazla besin ve su alırken daha iyi büyüme potansiyeline sahip olurlar.
  • Zararlı organizmaların kontrolünde etkin rol oynar, bu sayede pestisite gerek duyulmaz. 

Kimyasal gübrelere ve böcek ilaçlarına aşırı bağımlı olmadan mahsul verimini artıran elektrokültür, kaynakları koruyan , çevresel bozulmanın azaltılmasını sağlayan sürdürülebilir bir metod. 

Bakır tele sarılmış tahta bir kazıkla atmosferik bir elektrokültür anteni oluşturulabilir.    Teorik olarak bitki büyümesini artırarak atmosferik elektriği kullanmayı hedefleyen bakır anten toprağa yerleştirerek etkileri gözlenmektedir. 

Daha fazla çalışma ve araştırmaya ihtiyaç duyulmakla birlikte özellikle Çin , Dünya Ekonomik Forumu  2018 raporlarına göre 3600 hektarın üzerinde elektrikli seraları ile seranın üretimlerinde elektromanyetik etkilerden destek sağlamaktadır.  

Kaynaklar:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    ÇocuklaÇocuk Özlem ☘️  📷 📚 

    Blogger 📝 

    Kategoriler

    Copyright @ cocuklacocuk.com