
19 Mayıs coşkusunu yaşamamıza korona günleri, evde kalmamız engel olamazdı elbette. Ata’mızın Samsun’a ayak basması ve milli mücadelenin başlangıcının 101. yılı… Bu ülkede hür yaşayabiliyorsak bunun başlangıcıdır 19 Mayıs, ülkenin içinde bulunduğu o günlerde hiç kimsenin aklına gelmeyen mücadele yolunu seçtiği , için minnettarız Atatürk’e. Mustafa Kemal, silah arkadaşları ve Kurtuluş Savaşına katılan herkesin ruhları şad olsun.
Biraraya gelerek gruplar halinde, gösterilerle kutlayamadık evet ama BAYRAM içimizdeydi.
Sabah oğlumun okulunun online töreni vardı. Töreni birlikte izledik ( kameranın açısı dışında ), bayrağımız güne uygun kıyafetiyle törene hazırdık. Saygı duruşu, İstiklal marşı , diğer marşları söyledik hep birlikte. Aradaki şiirler ve günün anlamına dair anılar , konuşmalarda neden bu kadar duygulanıp ağladığımı anlayamadı büyük ihtimalle oğlum. Kolay mı eski bayram kutlamalarını bilip de bir odada ekran karşısında yeni duruma alışmak…
Öğlen civarı 19 Mayıs’ın en coşkulu kutlamasını , Ceyhun Yılmaz’ın radyo programı dinledik. Milli bayramlardaki programlarına bayılıyorum , muhteşemdi. (KafaRadyo podcastlerinden dinleyebilirsiniz, ne demek istediğimi anlarsınız)
Ve akşam 19:19 da Tüm Türkiye İstiklal Marşı söyledi, Bizim yaşadığımız şehirden uzakta olan köyün okulunun hoparlörü ile çalındı İstikla marşı ve hep bir ağızdan söylendi.
Bunun yanısıra gece de Kadir gecesiydi ve bu iki güzel günün birarada olmasının güzel bir anlamı olmalı.
Bu günler geçecek biz coşkuyla sokaklarda elimizde bayraklarla , kalabalıklarla kutlayacağız bayramlarımızı…
Son olarak da Yakup Kadri’nin çok hoşumuza giden bir anısını paylaşmak istiyoruz.
İstanbul sokaklarında yürümek gün be gün zor hale gelmişti . İşgal kuvvetlerinden güç alanlar bizlerle alay ediyor , gönlümüzün kaydığı kızlar Türklüğümüzü duyunca hızla uzaklaşıyordu . Basının karalamaları arttıkça artıyordu. Sokakta yürürken adeta utancımızdan başımızı kaldıramıyorduk sanki yanlış bir şey yapmışız gibi . İşte bu berbat hislerle ve aşağılayıcı bakısşların altında yürürken gözüme bir gazetenin başlığı çarptı . Gazetenin manşetinde kocaman harflerle
“BİR TÜRK GENERALİ , İŞGAL KUVVETLERİNE SAVAŞ AÇTI”
yazıyordu . İnanamadım okuduklarıma , başlığın abartı olduğunu düşündüm . Sonra okumaya başladım , Bir Türk Generali işgal kuvvetlerine teslim olmayı reddetmiş ve ANADOLU’ya geçmişti . General MUSTAFA KEMAL işgal kuvvetlerine karşı harp ilan etmişti . Gözlerim doldu , diz kapaklarım tutmaz oldu titriyordum . Bir TÜRK GENERALİ … General Mustafa Kemal … Bizim İstanbul sokaklarında başımız dik yürümemizi sağlamıştı . Unuttuklarımızı hatırlatmıştı . Şimdi vakit onun bayrağı altına girmek vaktiydi …
19 Mayıs 1919 BİR TÜRK GENERALİ SAMSUNA ÇIKTI …