Sevgili Esra, Kadınca Bir Blog mimlemiş bizi; tanıdıklarımız dışında saygı duyduğumuz 3 kadın kimler diye. Eşi dostu çıkınca, erkeklerle örülü dünyamızda zor oldu 3 kadını belirlemek. Aslında başarılı, çalışkan , kendi ayakları üzerinde duran her kadına saygı duyuyoruz.
Latife Uşşaki; Atamızın eşi. Latife Hn aslında Türk halkının çok az tanıdığı bir insan. Geçen yıl İpek Çalışlar’ın Latife Hn. kitabını okuyana kadar ben de Latife Hn. ı sadece Atatürk’ün İzmirli eşi olarak bilirdim ve öncesinde okuduğum Fikriye hakkındaki kitapların etkisiyle de biraz önyargılıydım. İpek Çalışlar’ın bu biyografisinde bambaşka bir Latife Hn. tanıdım. Kendi ayakları üzerinde duran, son derece bilgili ve kültürlü bir bayan. Devlet yönetiminde söz sahibi olmak istiyor, tabi bu arzusu o dönemde çevredekilere rahatsızlık veriyor. Kadınlar evde oturmalı fikri hakim malum.
Ve asıl en etkileyici olan ayrıldıktan sonra ölene kadar (1975) Atatürk hakkında HİÇ konuşmuyor. Tüm dış basın, iç basın peşinde oysa. Sevgi dışında hangi güç bir insanı bunca sene suskunluğa gömer? Türk halkı olarak Latife Hn. a hakettiği değeri vermemişiz, ne acı.
Kitap hakkında biraz daha detaylı bilgiye ilk yazımızdan ulaşabilirsiniz, çok iyi bir kaynak.
Otobiyografisi ile daha yakından tanıma imkanı bulduğumuz; Suna Kıraç diğer bir saygı duyduğumuz kadın.
Ömründen Uzun İdeallerim Var’da başarı, zerafet, alçakgönüllükle geçen hayatını anlatıyor bizlere. Gerçekleştirdiği projelerin bazıları bildiğimiz oluşumlar, detaylarını öğrenmiş oluyoruz. TEGV , Koç Üniversitesi, Arçelik’in türk sermayesi olarak kalması ve başarılarını arkasında Suna Kıraç’ı görüyoruz. Suna-İnan Kıraç vakfıyla da kurulan müzelerle sanata verdiği önemi de gözler önüne seriyor.
Suna Kıraç, bir süredir ALS hastalığı ile mücadele etmesine ve sadece gözleri ile iletişim kurabilmesine rağmen eşi İnan Kıraç’ın da destekleriyle projelerini hayallerini gerçekleştirmeye devam ediyor.
Eva Peron , Arjantin Halkının Evita’sı. Madonna’nın Evita müzikaliyle zihnimize kazınan hikaye. Müthiş bir hırs. Fakirlikten yükseliş, kısa ömründe işçiler ve kadın hakları için çalışılmış yaşam. Müzikal filmin müziklerini, Don’t Cry For Me Argentina’yı bilirsiniz.
Evita müzikalinde Madonna’nın performansının hakkını da yemeyelim. Madonna da ergenlik dönemi şarkımız La Isla Bonita’dan Bu yana sevdiğimiz bir isim.
Biz de Lalenin Bahçesi’ni ve Mavianne‘yi mimliyoruz.
Blogger 📝
ebru dedi ki:
Benden de Prensen Diana gelsin o zaman…
sevgilerrr
mavianne dedi ki:
güzel ve zor bir mim olmuş
latife hanım kitabını okuyunca gerçekten de Atatürk’ün kadına bakış açısında çok farklılıklar yaratan tüm bu lehimize devrimleri yaptıran kadın olduğuna inancım artmıştı,
Suna Kıraç’ın kitabı ise güçlü bir kadının hayat hikayesiydi
sağlık diliyorum
ben biraz düşüneyim yazacağım
teşekkürler
lale dedi ki:
Latife hanımı Nezihe Araz ın Atatürkle 1000 gün kitabıyla tanımıştım. Ben de çok haksızlığa uğradığını ve o kadar yalnız olmayı sadece kendisinin seçmediğini düşünüyorum. Atanın ölümümden sonra sanki öyle biri yok sayılmış. Sobemi aldım. Ama seçtiğim kadınları biraz araştırayım diyorum. Kafamda bir kaç kişi belirdi çünkü. Sevgiler bıraktım
Geveze Kalem dedi ki:
Gerçekten çok mühim kadın karakterlerini sıralamışsınız. Latife Hanım’la ilgili ben de benzer şeyler okumuş veya izlemiştim. Yanılmıyorsam birkaç yıl önce açılmıştı belgeleri. Hiç konuşmamış ama epeyce yazmış.
Diğerleri de son derece kayda değer kişilikler.
Ben bir de Frida Kahlo’nun çok güçlü(hatta asla olamayacağım kadar güçlü) bir kadın karakter olduğunu düşünüyorum.
Sevgiler…
Nalan (Desertwind) dedi ki:
Latife hanim’a bende haksizlik edildigini dusunuyorum.Sirf seklen uygun diye evlenilmis, sevgisi es gecilmis bir bayan ne yazik ki…