Son günlerde severek okuduğum kitaplardan İnci -John Steinbeck ve Hoşçakal-Korhan Bozkurt.
John Steinbeck’in “İnci”si ortaokul ya da lisedeyken ingilizce dersindeyken okuduğumuz bir romandı. Okurken tanıdık geldi fakat okuduğumuzu bile unutmuşum aslında kızkardeşim hatırlatmasaydı:) Sınıf farklarının anlatıldığı, hüzünlü bir hikaye. Kızılderili ailenin özel inciyi bulmakta yakadıklarını zannettikleri zenginlik fırsatı onlara pek yilik getirmiyor. İnsanların fırsatçılıklarını da çok güzel işlemiş roman. Günümüzden çok da farklı değil yaşanan bu hüzün hikayesi. Akıcı dille yazılmış, birbirinde güzel tasvirler içeren hüzünlü hikaye.
Hoşçakal- Korhan Bozkurt, Bir erkeğin gözünden ilişkiler ve ayrılığa dair bir roman. Oldukça etkileyici üstelik. Biz kızlar kendi aramızda yaşadıklarımızı çok krititize ederiz de bir erkeğin algılarıyla olaylara baktığımızda, aynanın diğer yüzünün çarpıcılığı ile karşılaştım. Erkekler ve kızlar olarak yetiştirilme şeklimiz temel farklılık.
” Çünkü kadın ” ne gerek var!” cümlesi ile büyüyor . çoçukluğunan itibaren attığı her adıma bir gereklilik kipi eklemeli, yoksa annesi- babası izin vermiyor…
Bir tarafta burnunun doğrultusunda hareket edebilen ve erkek adam, yapacak tabii bakış açısıyla büyümüş erkek ile, hayatını ne gerek var cümlesi ile geçiren ve her adımı ayıp, günah,, yanlış, namus kavramları ile denetlenen kadın…
Hoşçakal- Bir Erkek Vedasını çok sevdim ben. Hepimize sevdiklerimizde uzun mutlu, musmutlu günler diliyorum. ” Biriyle biz olurken beni de korumaya çalışma” işin sırrı belki de…
Ağzına sağlık Korhan Bozkurt
Blogger 📝
Cocuklacocuk dedi ki:
Aynen Lale Abla, sanki en çok kadınlar üzülürmüş gibi gelir bana da.
lale dedi ki:
Biz hep ayrılıkların kadınları daha çok etkilediğini düşünürüz. Kitap çok ilgimi çekti.