
Bu hafta okulların başlaması ile yoğun hafta sonu programlarımızda başladı. İrem’in lise sınav hazırlıkları, Kerem in basketbolu ve her ikisinin piyanoları deyince hafta sonlarımız full diyebilirim dönem içerisinde. Kaytarma yapmadan disiplinle devam ediyoruz:) Sömestr tatilinde ise hafta sonu kurslar olmayınca bol bol gezme fırsatımız oldu.
Gezi duraklarımızdan birisi Deniz Müzesi idi, uzun zamandır gitmek istiyorduk. Benim babaannemin dedeleri, babası ve kardeşleri yüksek rütbeli Deniz Subayları . Fakat maalesef zamanında babaannemi dinlemediğimizden secere bir yerden sonra kopuyor ve eksik kalıyor. Biz de az bildiklerimizi birleştirmeye çalışıyoruz. Deniz Müzesi de belki bir arşive ulaşmak umuduyla daha bir özel müzeydi bizim için, web sitelerinden arşiv araştırma isteği yapabiliyormuşuz, incelerken gördüm.
Müzenin bir bölümü restorasyonda olduğu için gezemedik. Gezdiğimiz bölümdeki Osmanlı dönemine ait kayıklar müthiş şaşalı. Saltanat kayıkları adına yaraşır şekilde zengin görünümlü, ihtişamlı.
Sarayın kullanımındaki kayıkların yanında tarihsel önemi olan kayıklarda vardı. Milli mücadele de kullanılan İnebolu Kayıkları gibi…
Müze girişinde Osmanlı dan itibaren Deniz Komutanları / büyüklerinin büstleri ve kısa tanıtım yazıları karşılıyor. Ve büyük Ata’mızın güzel sözü; “Mükemmel ve güçlü bir Türk Donanması’na sahip olmak hedefimizdir. Bu hedefin başlangıç noktası ise savaş gemisi edinmeden daha önce, onları başarıyla sevk ve iadre etme gücüne ve yeteneğine sahip komutanlara, subaylara ve uzmanlara sahip olmaktır. ”